Burun kırılması, konumu itibarıyla travmalara açık bir yerde yer alan burun kemiğinde düşme, travma, saldırı, kaza gibi etkenlerle oluşan kırıklardır. Burun kırıklarında erken müdahale edilmesi gerekir. Üzerinden bir gün geçtikten sonra kemiklerin yerine oturtulması güçleşmektedir. Burun sırtından bakıldığında burun kemikleri sağda ve solda iki tane olan kemikler üstte alın kemiğine, yanlarda üst çene kemiğine tutunmuş yassı ve düz yapıdadır. Bir darbe sırasında kıkırdak bölümler esnek olduğundan, çoğunlukla bu kemikte kırılma olur.

Yüz bölgesine gelen darbelerde en fazla hasar gören bölge burun kemiğidir. Burun kemiği önden ya da yandan darbe alabilir. Burun kırılması daha çok yandan alınan darbeler nedeniyle oluşur. Burun kırığı bazı hallerde kemik yer değiştirmeden, sadece hafif bir çatlakla atlatılır. Bazı hallerde ise şiddetli travmalarla burun kemiğinde parçalı kırıklar ve çökmeler oluşabilir. Darbenin şiddetine bağlı olarak, yüz kemikleri bile hasar görebilir. Burunda oluşan kırılmalarda belirtiler darbenin şiddetine bağlı olarak değişir. Burun üstünde ve yüzde kanama, kesik, morarma, ödem gibi bulgular oluşur. Burun iç tarafında ise kanama, tıkanıklık ve ödem oluşabilir.

Hastaların yapılan muayenesinde yüz bölgesinde kesikler, morarma, kanamalar ve ciltte ezikler gözlenir. Burun kemiği kırıklarında çoğunlukla morarma ve kızarıklık bir gün sonra oluşacağından, darbe sonrası mutlaka doktora gidilmesinde fayda vardır. Muayenede burunda bir tarafa doğru kayma görülür. Elle yapılan muayenede artmış hassasiyet, kemiklerde oynama belirlenir. Burun içinin muayenesinde tek taraflı veya iki taraflı kırık kemik ya da kıkırdak ile kapanma, mukozada kanama ve yırtıklar tespit edilir. Burun kırıklarında kemiklerde oynamanın belirlenmesi teşhis için yeterli olmaktadır. Şüphe duyulan hallerde röntgen çekilerek teşhis koyulmaktadır. Fakat çekilen röntgen filmlerinde burun kırıkları her zaman görülmeyebilir. Bu yüzden fiziki muayene oldukça önemlidir.

Kırıklarda yer değiştirme olmadığı zaman, sadece burun içine konulan tampon yeterli gelmektedir. Fakat yer değiştiren kırıklarda burunda şekil bozukluğu olacağından, bunun düzeltilmesi gerekmektedir. Bu düzeltmenin ilk birkaç saat içinde yapılması gerekir. Bu süreçte ödem oluşmadığından, yapılan işlem daha kolay olur. Ödemle birlikte burnun şekli doğru yapılamayacaktır. Süre geçtikçe burun kemiklerini yerine oturtmak zorlaşmaktadır. Eğer ödem varsa yapılacak müdahale 3-5 gün ertelenir. Fakat kırılmanın üzerinden 2 hafta kadar bir süre geçerse, kemiklerde kaynama olacağından müdahale en az 6 ay sonra rinoplasti yöntemiyle burnun ameliyat edilmesi şeklinde olacaktır. Erken dönemde kırıklar yerine oturtulursa, 5-7 gün kadar burun alçıda tutulur. Bu işlem lokal anestezi altında kolay bir şekilde yapılır. Eğer kırıklar çocuklarda olursa, genel anestezi uygulanabilir. Lokal anestezi verildikten sonra burun içinden elevatörle, dışarıdan elle kemikler yerine getirilmeye çalışılır. Bu zor işlem olduğundan, dikkatli yapılması gerekir. Kemikler yerine getirildikten sonra, kemiklerin içeriden tamponlarla desteklenmesi gerekir. Tamponlar antibiyotikle emdirilmiş gazlı bezlerden oluşur. Ayrıca burun kemiklerinin dışarıdan da desteklenmesi gerekir. Dışarıdan flaster ya da alçı kullanılır. Müdahale bittikten sonra hastalara ağrı kesici, antibiyotik ve antihistaminik verilmesi gerekir. Yapılan işlemden bir hafta sonra burun normale döner. Eğer ağır bir kırık söz konusuysa, 10-12 gün içinde iyileşme gösterir. Kemiklerin düzgün kaynaması, yeni travmaları engellemek için bandaj uygulaması ve burnun stabil bir hale getirilmesi gerekir. Bu süreçte kafa bedenden yukarıda tutulmalıdır. Sıcak ve soğuktan uzak durulmalıdır. Burun kemikleri en hızlı iyileşme gösteren kemiklerdir. Ancak düzgün şekilde birleştirilmeleri gerekir. Aksi takdirde ileride solunum zorlukları çekilebilir.